Kudüs ve Mescid-i Aksa'nın özgürlüğü için siyasi ve mezhebi farklılıkların bir kenara bırakılması gerektiğini belirten BGKP Başkanı Eryağan, "Müslüman ülkeler, Mescid-i Aksa'nın özgürlüğü için ortak bir duruş sergilemelidir" dedi.
Dünya Müslüman Alimler Birliği tarafından ilan edilen "Dünya Kudüs Haftası" bu yıl 23-30 Ocak tarihlerinde idrak ediliyor.
Her sene Recep ayının son haftasında çeşitli etkinliklerle idrak edilen "Dünya Kudüs Haftası" ile Mescid-i Aksa ve Filistin için farkındalık oluşturulup halkın bilinçlendirilmesi hedefleniyor.
İLKHA muhabirine konuşan Bursa Gönüllü Kuruluşları Platformu (BGKP) Başkanı Murat Eryağan, Müslüman ülkelerin, Kudüs ve Mescid-i Aksa'nın özgürlüğü için siyasi ve mezhebi farklılıkları bir kenara bırakıp güçlü bir dayanışma sergilemesi gerektiğini belirtti.
Eryağan, "Kudüs ve Mescid-i Aksa'nın korunması ve özgürlüğü için gereken adımlar atılmalıdır." dedi.
"Müslümanlar, Kudüs'ün barışçıl kimliğini korumak için sorumluluk taşır"
Mescid-i Aksa'nın Mescid-i Haram ve Mescid-i Nebevi gibi ziyaret edilmesi tavsiye edilen üç mukaddes mescitten biri olduğunu ifade eden Eryağan, " Mescid-i Aksa ve Kudüs, Hazreti İbrahim, Hazreti Davud, Hazreti Süleyman, Hazreti Musa ve Hazreti İsa gibi birçok peygamberin yaşadığı ve tebliğde bulunduğu kutsal topraklardır. Bu nedenle Kudüs, Müslümanlar için peygamberlerin hatırasını yaşatan bir mekândır. Kudüs, İslam medeniyetinin yanı sıra Hristiyanlık ve Yahudilik için de kutsal bir şehir olup, tarih boyunca barışın ve medeniyetlerin kesiştiği bir yer olmuştur. Müslümanlar, Kudüs'ün bu barışçıl kimliğini korumak için sorumluluk taşır." dedi.
"Müslüman ülkeler, Mescid-i Aksa'nın özgürlüğü için ortak bir duruş sergilemelidir"
Kudüs ve Mescid-i Aksa'nın özgürlüğü konusunda halkı Müslüman olan ülkelere hem dini hem de insani olarak sorumluluk düştüğünü belirten Eryağan, "Müslüman ülkeler, aralarındaki siyasi ve mezhepsel farklılıkları bir kenara bırakarak, Kudüs ve Mescid-i Aksa'nın özgürlüğü için ortak bir duruş sergilemelidir. Uluslararası platformlarda etkili kararlar alınmalı ve uygulanmalıdır. Kudüs ve Mescid-i Aksa'nın durumunu uluslararası platformlarda sürekli gündemde tutmak gerekir. İşgal rejiminin uluslararası hukuka aykırı uygulamalarını durdurmak için yaptırım mekanizmalarını zorlamak lazımdır." diye belirtti.
"Mescid-i Aksa'nın korunması ve özgürlüğü için gereken adımlar atılmalı"
Müslüman ülkeler, hem kendi aralarında hem de uluslararası arenada güçlü bir dayanışma sergileyerek Kudüs ve Mescid-i Aksa'nın korunması ve özgürlüğü için gereken adımları atmalıdır." diyen Eryağan sözlerini şöyle tamamladı:
"Bu sadece dini bir görev değil, aynı zamanda insan hakları ve adaletin sağlanması açısından da evrensel bir sorumluluktur. Filistin halkının ekonomik olarak güçlenmesine destek vermek gerekir. Mescid-i Aksa ve çevresindeki altyapı projelerine finansman sağlamak ve israilin Filistin topraklarındaki işgal politikalarını destekleyen şirketlere karşı boykot uygulamak şarttır. Kudüs ve Mescid-i Aksa ile ilgili gelişmeleri doğru ve etkili bir şekilde dünya kamuoyuna duyurmak ve sosyal medya platformlarını kullanarak hakları bilinçlendirmek, dayanışma çağrıları yapmak son derece önemlidir. Okullarda ve dini eğitimlerde Kudüs'ün İslam'daki yeri ve önemi üzerine bilgilendirici içerikler sağlanmalıdır." diye konuştu. (İLKHA)
