9724,5%-0,42
35,19% 0,30
36,62% 0,58
2966,68% 1,26
4806,92% 0,71
İdeal Eğitim Vakfı (İDEV) Gaziantep Temsilcisi Mehmet Taş, son yıllarda gittikçe sorun haline gelen ekran bağımlılığının ürkütücü boyutlara vardığını kaydetti.
İdeal Eğitim Vakfı (İDEV) Gaziantep Temsilcisi Mehmet Taş, çocukların sağlıklı bir şekilde dijital dünyayı deneyimlemeleri ve gerekli bilgi, beceriye sahip olması için ebeveynlerin örneklik yapması gerektiğini vurguladı.
"Birinci derece de iş anne ve babaya düşüyor"
Çocukları bağımlı olmaktan koruyacak kişilerin başında ebeveynlerin geldiğine dikkat çeken Taş, "Gençlerimizde, çocuklarımızda hatta anne ve babalarımız ciddi anlamda ekran bağımlılığı oluşmaya başladı. Ekran bağımlılığı ve sosyal medya bağımlılığını birlikte zikredebiliriz. Madde bağımlılığıyla oluşan hastalıklar nasıl ki psikiyatrik bir hastalık ise, bugün bu ekran bağımlılığı, teknoloji bağımlılığı, sosyal medya bağımlılığı da psikiyatrik rahatsızlık haline dönüştü diyebiliriz. Hatta psikiyatrik tanı olarak da konuluyor. Bu anlamda artık korkutucu, ürkütücü bir hale geldi. Çocuklar masumdurlar, belki onlara siz neden teknoloji bağımlısı oldunuz? gibi bir sorusunu yönetmek, sorgulamak aslında onlara bir haksızlık olmuş olur. Bu anlamda anne, babalar olarak onlara doğruyu, iyiyi, güzeli öğretenler olarak birinci derecede iş bize düşüyor." dedi.
"Anne ve baba olarak çocuklarımıza rol model olmalıyız"
Çocuklarda oluşabilecek depresyon ve kaygının da önlenebilmesi adına yapılması gerekenler hakkında değerlendirme yapan Taş, "Yani çocuklarımızı bu tehlikeden kurtarmak için veya böyle bir tehlikeyle baş başa kalmamaları adına daha önceden önleyici rehberlik adı altında çocuklarımıza uygun rol model olmalıyız. İnsan eğitiminde okullarda rehber öğretmenlerin yaptığı iki tür çalışmalardır. Bir krize yönelik müdahale, diğeriyse önleyici rehberlik. Krize yönelik müdahalede artık problem oluşmuştur. O esnada bu problemi giderebilme adına müdahale edilir. Ancak biz kriz oluşmadan önce önleyici rehberlik yapılırsa, sağlıklı bir ön bilgi verilirse, teknolojiyi düzenli, bilinçli bir şekilde kullanabilme bilinci verilirse, çocukları bu tehlikeden kurtarmış oluruz. Anne-baba evde zamanını çocukların karşısında telefon kullanarak geçirmemeli her şeyden önce. Çocuk evde annesini babasını elinde kitap okuyarak görse, evde güzel işler yaparak görse, çocuk anne-babayı bu anlamda rol model alacaktır. Babası gibi, annesi gibi kitap okuyacaktır." ifadelerini kullandı.
"Akademik başarıda da düşüş görebiliyoruz"
Sosyal aktiviteler ya da eğlence aktiviteleri yerine ekran kullanımını tercih eden çocukların okul başarılarının düştüğünü dile getiren Taş, "Bağımlılık kişide hem bedensel hem ruhsal rahatsızlıktan meydana getirebiliyor. Kişi sosyal hayattan uzaklaştırıyorsa, yapması gereken sorumluluklarını yapmıyorsa, bu şahıs bağımlıdır diyebiliriz. Bu anlamda anne-baba veya çocuk teknoloji bağımlısı olduğunu, ekran bağımlısı olduğunu bir kere kabul edecek. Ve ekran bağımlılığının kendisine verdiği zararların farkında olmalı. Ekran bağımlısı, teknoloji bağımlısı, sosyal medya bağımlısı olmuş çocuklarda şunu çok rahat görebiliyoruz. Akademik başarıda da düşüş görebiliyoruz. Sosyal hayatında izole olmaya başlayan çocuk sanal alemde yaşamaya başlıyor. Dolaysıyla çok ciddi sorunların oluştuğunu görebiliyoruz." şeklinde konuştu.
"Sözünün geçerliliği olmalı"
Dijital ekran kullanımı ebeveynler tarafından ya da başka nedenlerle kısıtlanan çocuklarda sinirlilik, kaygı ya da öfke patlaması gibi yoksunluk belirtilerinin görülebileceğini kaydeden Taş, anne ve babaların öncelikle kendilerini bağımlı olmaktan kurtarması gerektiğini ifade etti.
Taş, "Dolayısıyla, çok ciddi sorunların oluştuğunu burada görebiliyoruz. Bu anlamda bize ne düşüyor, anne-babaya ne düşüyor? Dediğimiz gibi, önce anne-baba çocuğuna televizyonla fazla vakit geçirme, telefonla fazla vakit geçirme sözünün geçerliliği olmalı. Bu sözünün geçerliliği de, ancak anne-baba da eve geldiğinde telefonla vakit geçirmemeli olur. Yani Facebook'a, YouTube'a, Instagram'a buralarda fazla vakit geçirmeyecek. Telefon sadece telefon amacıyla kullanılacak. Veya hani teknolojik aletler ihtiyaç dahilinde kullanılırsa teknoloji bağımlısı olunmaz. Yani bunun önüne geçmiş oluruz. Çünkü teknoloji kullanılması gereken amacı doğrusuna kullanılmıyor. Sadece gönül eğlendirmek, vakit geçirmek, zaman öldürmek amaçlı kullanılıyor." dedi.
"Çocukların arkadaşı ekran, tablet olmuş"
Çocukların ekran dışındaki aktivitelere karşı ilgisinin azaldığını ve kaybolmaya başladığını dile getiren Taş, "Eskiden çocuklarımız teknoloji yokken sokağa inerdi ve sokakta arkadaşlarıyla eğitici oyunlar oynarlardı. Bugün geldiğimiz noktada insanların, çocukların arkadaşları da azalmaya başladı. Neden? Çünkü arkadaşı artık teknoloji, telefon, tablet, televizyon vs. Bu anlamda bunlar onların arkadaşı olmuş. Evet, anne ve baba olarak başta bize iş düşüyor. Hatta anne ve babadan öte, şunu da ben söylemek istiyorum yetkililere. Bugün Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı diye bir bakanlığımız var. Gençlerimizin sosyal medyayı, teknolojiyi güvenli ve olumlu kullanabilmesi adına sınırlandırmalar getirmeleri gerekiyor. Yani çocuk telefonu aldığında istediği yere girememeli, istediği siteye girememeli. Her şeyden önce, anne ve babadan önce devlet yetkililerimizin bu işe anlatması gerektiğini düşünüyorum. Buradan sizin aracınızla yetkililere sesleniyorum. Lütfen çocuklarımızın teknoloji bağımlısı olmaması adına gerekli yasal düzenlemeleri yapın." çağrısında bulundu.
"Ekran bağımlılığı yerine bir şey koymamız lazımdır"
Taş, bağımlı halen çocuklar da video oyunları oynama konusunda yoğun dürtülere sahip olduğundan bu dürtülerin diğer düşünceleri engellemesini engellemek adına ailece oyunlar oynanması gerektiğine vurgu yaptı.
Taş, "Teknolojinin yerine bir şeyler koymamız lazım. Çünkü teknoloji çocuğa zevk veriyor. Sosyal medya ile ilgilenmek çocuğa zevk veriyor. O zevk verdiği şeyi elinden aldığımızda bir yoksunluk yaşayacaktır. Dolayısıyla bu ekran bağımlılığından kurtulma adına onun yerine yine zevk alabileceği etkinlikler koymamız lazım. Bunlardan bazıları sosyal beceriler olabilir. Bir enstrüman çalma, spor yapma olabilir. Veya evde ailece oynayabilecekleri eğitici, eğitimli güzel oyunlar var. Onları oynayabilirler. Evde kitap okuma saati koyabilirler. Ve okunan kitabı ailece herkes okuduğu yeri paylaşabilir. Bu kitap bana ne kattı? Ben bu kitaptan neyi öğrendim? Dolayısıyla evde böyle güzel etkinlikler yapılarak da teknoloji bağımlılığından, ekran bağımlılığından kurtarabiliriz gençlerimizi." şeklinde konuştu.
Teknolojiyi niçin kullanıyorum
Çocuklarda içe kapanma, aile ve arkadaş ilişkilerinde bozulma, akademik başarıda düşüş gibi sorunların kendisine gösterilebilmesi adına yapılması gerekeni ifade eden Taş, "Teknolojiyi kullanan şahsa teknolojiyi ne amaçla kullandı diye bir not tutturabiliriz bir hafta boyunca. Hangi gün girdi, saat kaçta girdi ve ne yaptı. Dolayısıyla bir hafta sonrasında, evet sen teknolojiyi ya da ekranı bu amaçla kullandın, peki bu kullandığını amaç senin hayatına ne kattı. Böyle bir bilinç oluşturabilir. Kişi kendini görür, hangi amaçla teknolojiyi, ekranı kullandığını görür. Dolayısıyla kendi sorumluluklarının farkına varmaya başlar. Sorumluluklarının bilincine varan kişinin de ekran bağımlılığından kurtulabileceğini düşünüyorum." dedi. (İLKHA)