Mardin’de cuma namazı çıkışı bir araya gelen Sivil Toplum Kuruluşları, Gazze’de yaşanan soykırıma tepki göstererek uluslararası toplumu harekete geçmeye çağırdı.
Mardin’de faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşları, cuma namazının ardından Şakir Nuhoğlu Camii önünde bir araya gelerek, Gazze’de devam eden saldırılara karşı basın açıklaması düzenledi.
Basın açıklamasını İlim Yayma Cemiyeti Öğrenci Topluluğu Başkanı Cebrail Acar okudu.
Acar’ın yaptığı açıklamada, siyonist çetenin Gazze’de kadın, çocuk ve sivilleri hedef alarak gerçekleştirdiği saldırıların bir insanlık suçu olduğu vurgulandı.
Uluslararası hukukun ihlal edildiği, okullar, hastaneler ve sivil yaşam alanlarının bombalandığını hatırlatan Acar, dünya kamuoyuna ve uluslararası kurumlara sessiz kalmamaları çağrısında bulundu. Ayrıca, işgalcilere destek veren kişi ve kuruluşlara yönelik boykot çağrısı yinelendi.
“İnsani yardım gönüllüleri hedef gözetilerek öldürülüyor”
Soykırımın aralıksız devam ettiğini belirten Acar, “Son ilahi elçi, rahmet peygamberi Hazreti Muhammed’e (Sallallahu Aleyhi Vesellem) Kur’an-ı Kerim'in inzale başladığı Ramazan ayını müjdeleyen Recep ayındayız. Allah, Recep ve Şaban aylarında ruhen, bedenen tam bir hazırlık ve idrak içinde donanmış olarak, bizleri Ramazan ayının rahmet ve bereketine nail kılsın. Malumunuz olduğu üzere, 7 Ekim 2023 tarihinden bu yana siyonist israil, Filistin topraklarında vahşi saldırılarına aralıksız devam ediyor. Tam 454 gün oldu. İşgalciler havadan, karadan ve denizden Gazze’yi bombalıyor. Kadınlar, çocuklar ve bebekler hunharca katlediliyor. Sağlık çalışanları, hatta BM görevlileri ve insani yardım gönüllüleri hedef gözetilerek öldürülüyor. Aşevleri, ambulanslar, okullar ve hastaneler bombalanıyor. Sivil halkın sığındığı çadırlar ateşe veriliyor ve tam anlamıyla bir soykırım ve insanlık suçu işlenmeye devam ediliyor.” ifadelerini aktardı.
Boykot çağrısı yapan Acar, “Siyonist israil, Uluslararası Adalet Divanı ve Uluslararası Ceza Mahkemesi tarafından soykırımcı olarak mahkûm edilmiştir. Siyonist işgalcilerin yargılanarak infaz edilmeleri için tüm ülkeler ile tüm uluslararası kurumları, bu kararın arkasında durmaya ve soykırımcıları mahkûm etmeye davet ediyoruz. Soykırımcı israile arka çıkan tüm firma ve ürünleri boykot ederek, zalimlerin ateşine odun taşıyanları protesto etmeye devam edilmesi ve daha etkin bir şekilde bu boykotun sürdürülmesi gerekmektedir.” şeklinde ifade etti.
Acar ifadelerini şöyle sürdürdü:
“Ülkemiz vatandaşı ve kimliğini taşıyıp siyonist israillin katliamlarına destek çıkan, hatta fiilen bu saldırılara iştirak edenlerin tespit edilerek Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığından çıkarılmalarını talep ediyoruz. İşgalci siyonist israil sadece Filistin’de değil, çeşitli bahanelerle Lübnan’da ve Suriye’de de işgal ve saldırılarına devam etmektedir. 13 yıldır devrimleri çalınan Suriye halkı nihayet hedeflerine vardılar. 61 yıllık Baas rejimi ve 43 yıllık Esed zulmü sona erdi. Bunun için şehirleri yıkıldı, alt yapısı çöktü, halkının yarısı evinden yurdundan ayrılarak mülteci durumuna düştü. Yüz binlerce insan, hayatını kaybetti. Zindanlar, işkence gören mazlumların iniltileriyle dolup taştı. Çok büyük bedellerle ve sabrederek devrimlerini gerçekleştiren Suriyeli kardeşlerimizin sevinç ve coşkularını paylaşıyoruz. İç savaşa ve dış müdahalelere karşı kendileri için Allahtan basiret, feraset ve nusret diliyoruz.”
“Sorumluluklarımız var, duyarlılıklarımız var ve yapabilecek daha çok görevimiz var”
Acar, Gazze’de 2024 yılının, gazetecilerin en çok katledildiği bir yıl olduğunu vurgulayarak, “2024 yılı, gazetecilerin en çok katledildiği bir yıl oldu. İşgalci ve soykırımcı israil güçleri 2024 yılı içinde tam 102 gazeteciyi hedef alarak katletti. Çünkü soykırımcı israil, hakikatin ve doğru haberin düşmanıdır. israil, haber mensuplarını katlederek, işlediği insanlık suçunu örtbas etmeye çalışmaktadır. Ancak bütün kirli ve vahşi yapısıyla ifşa olmuş ve suçüstü yakalanmıştır. Bugün 10 Ocak, Dünya Çalışan Gazeteciler Günü. Bu vesileyle; hakikatin ortaya çıkması ve doğru bilginin paylaşılması için, büyük sıkıntı ve kısıtlamalara rağmen, bin bir meşakkat ve tehlikeyi göze alarak çalışan bütün gazetecilerin ve medya mensuplarının gününü kutluyoruz. Gazze’de işlenen vahşete ve soykırıma karşı sessizliğe isyan ediyoruz. Gazze’de bütün acımasızlığıyla devam etmekte olan saldırganlığa karşı susmayacağız. Sorumluluklarımız var, duyarlılıklarımız var ve yapabilecek daha çok görevimiz var.” İfadelerini kaydetti.
Program, Mardin Artuklu Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi Öğretim Üyesi Mustafa Kadat’ın yaptığı dua ile sona erdi. (İLKHA)