Tarih: 11.01.2025 13:12

Psikolojik Danışman Acar: Ebeveynler, çocuklarının sağlıklı gelişimi için sınırlar koymalı

Facebook Twitter Linked-in

Her evet dediğine evet diyen ebeveynlerle büyüyen çocuklar, duygusal sınırlar ve sosyal kurallar konusunda zorlanabilir. Bu çocuklar, “hayır” demeyi ve duygularını sağlıklı bir şekilde yönetmeyi öğrenemedikleri için başkalarına karşı saygı duymayı ve kendi isteklerini denetlemeyi de zorlaştırabilir.

Ebeveynler, çocuklarına sağlıklı sınırlar koyarak, onlara duygusal zekâlarını geliştirme fırsatı sunabilirler.

Psikolojik Danışman Ebrar Acar, İLKHA muhabirine yaptığı açıklamada, çocukların sağlıklı gelişimi için sınırların önemine değindi.

Acar, ebeveynlerin sabırlı olup, tutarlı sınırlar koyarak, çocuklarının duygusal gelişimini desteklemeleri gerektiğini belirtti.

Sağlıklı bir tutumla sınırlar belirlemek

Öncelikle sağlıklı sınırlara neden ihtiyaç duyulduğunu anlatan Acar, "Elbette baskıcı, aşırı otoriter bir tutumda sınırlar koymak doğru değil; fakat aşırıya kaçmayan sınırlara çocuğun ihtiyacı var. Her şeye evet dediğimiz ve çocuğu aşırı merkeze alan bir yaklaşım, çocuğunuza zarar verebilir. Dışarıda tamamen kendi istediği gibi davranamadığı, dışarıda da kuralların ve sorumluluklarının olduğunu bilmesi için ebeveynin, aile içerisinde öğrenmesine izin vermesi gerekir. Bunun yanı sıra, çocukların bir yetişkin gibi karar veremediğini, onları korumak ve onlara rehber olmakla yükümlü olduğumuzu da unutmamalıyız. Sağlıklı bir tutumda sınırlar belirlemek, çocuğun sosyal, bilişsel ve duygusal gelişimine katkı sağlar." dedi.

Psikolojik Danışman Ebrar Acar

Sınırları belirlemenin ölçüsü 

Sınır denilen kavramın, öncelikli olarak çocuğu ve çevresini koruyacak şekilde olması gerektiğini belirten Acar, "Örneğin, aşırı şeker ve abur cubur tüketiminin çocuklarda dikkat eksikliği belirtilerine, şeker hastalığına yol açacağını biliyoruz. Bunlar çocuklara zarar veren bir şey olduğu için, sınır koymamız gereken, çocuğun inisiyatifine bırakılmayacak bir durumdur. Sınır koyarken çocuğun yaşı da göz önünde bulundurulmalı. Anaokulu yaşına gelmemiş bir çocuğa, kısa bir cümleyle ve net bir şekilde nedeni anlatılıp sınır koyulabilir. Anaokulu ve ilkokul çocuğuna, onun sorduğu sorulara yanıt verecek şekilde uzun açıklamalar yapılabilir." şeklinde konuştu.

Yapmazsam ne olur?

Çocuklarda ergenlik dönemi ve öncesinin birlikte araştırılıp rehberlik edilmesinin önemli olduğunu vurgulayan Acar, "Abur cubur örneği dışında, teknolojik aletlerin kullanımında sınırlar, evde ve okuldaki bazı sorumluluklar gibi birkaç şey sıralanabilir. Burada dikkat edilmesi gereken nokta, sınırlar ve kurallar abartıldığında, çocukları ya çok sindirmiş oluyoruz ya da bütün kuralları önemsizleştiriyor, basitleştiriyoruz. Böylece çocuk, kuralların hepsine karşı geliyor. Bu noktada kendinize şu soruyu sorabilirsiniz: 'Bu kural çocuğumun hayatında ne kadar önemli bir etkiye sahip, yapmazsam ne olur?' Sınır koyacağınız şeyleri önem sırasına koyup, olmazsa olmaz dediklerinizin dışındakilerde daha esnek olabilirsiniz." diye belirtti.

"Her 'evet'e 'evet' diyen ebeveynler, çocukların duygusal yönetiminde zorluk yaşar"

Yapılan yanlışlardan birisi de 'hayır' denilen bir şeyin çocuğun ısrarıyla "evet"e dönmesi olduğunu söyleyen Acar, sözlerini şöyle tamamladı:

"Ebeveyn yeterince sabırlı olmadığı takdirde, çocukta "Çok ısrar edersem bana izin verir" düşüncesi oluşuyor. Böylece her şeye itiraz eden, ısrarcı bir tutuma sahip oluyorlar. Daha sonra evet diyeceğiniz hiçbir şeye baştan 'hayır' dememelisiniz. Bu hem ebeveyn otoritesini sarsar hem de güvenirliğini azaltan bir davranış olur." diye konuştu. (İLKHA)




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —