Asrın felaketi olarak ta bilinen 6 Şubat depremi sonrasında yaşananlar AKP nin karnesini olumsuz yönde etkilemektedir . Zaten mülteci kampına dönen ülkemizde deprem sonrası yaşanan kalife eleman göçünün önüne geçilememiş ve şehir adeta mültecilerin eline bırakılmıştır . Yaşanan göç sebebi ile Malatya Büyükşehir statüsünü kaybetme durumuna düşmüştür . Orantısız artan fiat artışları Malatyalıyı Malatya da yaşanmaz hale getirmiş toprağından kopmak istemeyen halk yaşam mücadelesi içerisinde direnmeye mahkum edilmiştir . Bunlar hayatın içerisinde olağan durumlar diyip AKP ile ne ilgisi var diyebilirsiniz , AKP ile ilgisini şu ;
Depremin akabinde yapılan yerel ve genel seçimler hayati önem taşımaktaydı , daha önce yapılan seçimlerden daha önemliydi aslında , yerle bir olan Malatyanın yeniden yapılması yeniden yapılanması , planlanması gibi önem arz eden işlerden anlayan , organize ve idare eden zekaya ve vizyona sahip idarecilerin yönetici koltuğuna talip olması gerekirken Ankara kulislerinden Malatyayı tanımayan Malatyalınında kendisini tanımadığı Sami ER çıktı sihirli lambadan bu da nereden çıktı derken vekil listesine baktık , halk tarafından istenmeyen sevilmeyen şahıslar var , sonuç tahmin edildiği gibi çıktı Halkımızda kronikleşmiş hastalık olan adaya değilde parti amblemine oy verme hastalığı nüksetti yine , yeniden , tekrardan …..
Bu hastalık gelecek günlerin habercisiydi aslında , düzensiz yıkımlar , plansız altyapı çalışmaları , ehliyetsiz müteahitler , vizyonsuz yöneticiler güzelim Malatya yı köstebek yuvasına dönüştürdü .
Deprem görmüş diğer illere nisbeten Malatya geride gidiyor . Beceriksizlikte art niyet aramazsınız belki ama İsminin başında Adalet olan bir iktidar partisinin adaletsizliğini sıralayalım .
İl merkezindeki depremzedeler için kurulan konteyner kentlerde kalan depremzedelerin ihtiyaçları karşılanırken köylü vatandaşa teslim edilen tek odalı konteynerda yaşayan köylümün abonelik işlemleri yaptırana kadar suyunu bile vermediler , elektrik su gibi temel ihtiyaçlar köylüm tarafından karşılandı , Malatya merkezde ki depremzedeler ile köylerde yaşayan depremzedelere çifte standart uygulandı .
Aynı apartmanda oturan depremzedelerden bir kısmı Afad tarafından yapılan TOKİ evlerini tercih ederken bir kısmı Yerinde Dönüşüm seçeneğini tercih etti , TOKİ evlerini tercih edenlere anahtar teslimine kadar kira yardımı yapılırken Yerinde Dönüşüm seçeneğini tercih eden depremzedelerin başvurusunu kabulünden sonra kira yardımı kesildi , depremzedeler arasındaki bu çifte standart Adil mi sizce .
Çarşı içerisinde anlarca m2 işyeri olan işyeri sahiplerine büfe kadar işyeri yapıp hakkınız bu demek adil mi sizce ,
Kanalları bir kere olsun su görmemiş köylüden sulama suyu tahsil eden DSİ ve sulama birliklerinin icradaki dosyalarla köylüyü mağdur etmesi adil mi sizce ,
Sürekli üç harfli marketlere fiat artışlarından dolayı sayıp saydıran iktidarın belediyelerinin büyük ortağı olduğu tanzim marketlerde de faiş fiatlarla yapılan satışlar adil mi sizce ,
Unutmadan yazımın bu kısmında kısa bir olay anlatayım , Akçadağ ilçesine bağlı Gölpınar köyü ve beraberinde 4-5 köyü de il merkeze bağlayan sultansuyu barajının suyunu akıttığı derenin üstündeki köprü ağır tonajlı yük kamyonlarının ağırlığına dayanamayarak yıkılalı aylar oldu , bu güne kadar yapılamayan bu köprünün doğurduğu mağduriyeti geçtim beni asıl üzen şu oldu , bu basit köy köprüsünün yapımı karayollarının sorumluluğunda , Malatya da şube şefliği bulunan Karayolları Elazığ Bölge Müdürlüğünde onay almadan bir küçük dere köprüsünün projesini dahi yapamamaktadır . Büyükşehir olan Malatyanın bir çok kurum olarak Elazığ iline bağlı olması adil mi sizce , vekillerin utanması gereken bir durum aslında .
Deprem sonrası yıkılan Adliyenin yerine ivedilikle adliye binası yapılması gerekirken saltanat sevdalısı belediyelerin saray gibi binaları çarçabuk bitirme gayretine düşmesi , Adaletin eksik olmaması gereken toplumumuzda hukukçularımızın , adalet arayan halkımızın , adalet dağıtan yargıçlarımızın merkeze uzak farklı konumlardaki konteynerler de duruşma yapması adil mi sizce .
Olumsuzlukları saymayla bitiremeyiz , yokluklar bizi yıldırmadı , şubat depremi ile sokaklarda kaldık ayazları yedik , bir müddet ekmek bulamadık , arabalarımızda ailece yatmak zorunda kaldık şikayet etmedik , bebeklerimizi battaniyeler arasında nefesimizle ısıtmak zorunda kaldık kimseye ah etmedik , lakin bu durum farklı Malatya ya dayatılan vasıfsız yöneticiler , üç maymunu oynayan yerel basın organları ve sivil toplum kuruluşları bu halkın ahı sizi tutar AKP gider saltanatınız biter . Malatyalı kışı geçirir ama yediği ayazı unutmaz . Koş AKP koş , bu istikamette bu tempo ile koşmaya devam et …. Bu gün başımıza taç ettiklerin yarın senin sonun olacak farkında değilsin .
