Arslantepe Höyüğü Malatya’nın tanıtımı açısından çok önemli bir tarihsel zenginlik kaynağıdır. Şu an bilinen Dünya tarihinin yerleşik devlet anlayışına geçişin ilk yaşandığı bölgedir Arslantepe Höyüğü ..
Höyük’te o dönemi simgeleyen Tapınak , Saray ve Ticaret Merkezlerinin olması Arslantepe’nin Dünya Siyasi , Ekonomik , Lojistik ve Dinsel bir merkez devlet anlayışının yükseldiği güçlü bir medeniyetin var olduğunun ispatıdır.
Arslantepe Höyüğü ile ilgili çok kısa bir bilgi vermek gerekirse ;
Arslantepe Höyüğü Malatya’nın 7km. Kuzeydoğusunda, Fırat ırmağının (Karakaya Baraj Gölü) batı kıyısı yakınındaki Orduzu Beldesinde yer alan Arslantepe Höyüğü’nün Kültür Dolgusu 30m. yüksekliğindedir. M.Ö.5000 yıllarından M.S.11.yüz yıl’a kadar yerleşim görmüştür. M.S. 5-6 yüz yılar arasında Roma köyü olarak kullanılmış ve daha sonra Bizans Nekropolü (mezarlık) olarak yerleşimini tamamlamıştır.
Höyükte yapılan kazılar sonucunda; M.Ö.3300-3000 yıllarına ait bir kerpiç saray, M.Ö.3600-3500’lere ait tapınak, iki bini aşkın mühür baskısı, kaliteli metal eserler bulunmuştur. Elde edilen veriler göstermektedir ki o dönemde Arslantepe, aristokrasinin doğduğu ve ilk devlet şeklinin ortaya çıktığı resmi, dini ve kültürel bir merkezdir.
Peki böylesine Dünya tarihine damga vurmuş bir zenginliği Malatya olarak bizler ne kadar tanıtabiliyoruz.
Battalgazi Belediye Başkanlığı döneminde Başkan Selahattin Gürkan Arslantepe Höyüğünü Dünya Mirasına kazandırmak için çok ciddi emekler harcadı.
Başkan Gürkan’ın gayretleriyle Malatya’daki Arslantepe Höyüğü’nün UNESCO Dünya Mirası Kalıcı Listesine dahil edilmesi için resmi başvuruda yapıldı.
Tabi ki Arslantepe Höyüğü Selahattin Gürkan Başkanının gayretleri ve tanıtım çalışmaları sayesinde Türkiye ve Dünya Kültür Mirasına kazandırılsa da bir Şanlıurfa’da bulunan Göbeklitepe gibi tanıtım ve reklamı yapılamada.
Şanlıurfa’da bulunan Göbeklitepe’ye İlin Valisi , Belediye Başkanı , Milletvekilleri , Bürokratları ve Şanlıurfa halkı birlik olup bugün Göbeklitepe’yi bir turizm merkezi haline dönüştürdüler.
Doğuş Gurubu yaklaşık 20 Milyon Dolarlık bir destekle Göbeklitepe’ye sponsor oldu.
UNESCO Dünya Miras Listesi'ne alınmasından sonra daha fazla ilgi görmeye başlayan dünyanın ilk ve en eski tapınağı Göbeklitepe, 2018 yılı içerisinde yaklaşık 2 Milyon kişi ziyaret ederken , Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın , 2019 yılını 'Göbeklitepe Yılı' ilan etmesi sonucunda 2019 yılının ilk 4 ayında tarihi yeri 261 bin kişi ziyaret etti.
Göbeklitepe son yıllarda gerek Türk basını gerekse Dünya basınında adından sıkça söz ettirerek tanıtım ve reklam çalışmasını başarıyla yürütmeye devam ediyor.
Göbeklitepe için yapılan bu çalışmalar neden Dünyada geçmişte Siyasi , Ekonomik , Lojistik ve Dinsel bir merkez olan Aslantepe için yapılmasın….
Malatya sadece kayısıya bağımlı bir şehir olmaktan kurtulmalı…
Malatya ; Aslantepe’si ile , Pütürge sınırları ve komşu il Adıyaman sınırları içerisinde bulunan Nemrut Dağı ile , Akçadağ Levent Vadisi , Battalgazi ve Arapgir’in Tarihi Mekanları , Darende’nin İnanç Turizmi ve Tohma Kanyonu ile Hekimhan’ın Taşhan’ı ve Girmana Kanyonu ile Türkiye’nin ve Dünya’nın Tarihi ve Kültürel cazibe merkezi haline gelebilir.
Tabi Malatya’nın kayısı bağımlılığından kurtulup başta Aslantepe olmak üzere Tarihi ve Kültürel merkez olması için , Şanlıurfa Göbeklitepe için büyük mücadele veren İlin Valisi , Belediye Başkanı , Milletvekilleri , Bürokratları ve Malatya halkı tek vücut olmalıdır.
Kısacası Malatya’nın Aslantepe’si neden Şanlıurfa’nın Göbeklitepe’si gibi olmasın ?