‘’Bir insanı sevmeyi bilmeyen, Memleket sevmeyi bilmezmiş’’ Hakikaten özlü bir söz.
Yıllardır savaşırım. Memleketim için olumsuz cereyan eden haberleri ne köşeme taşırım, ne de sitelerimizde veya gazetemizde dile getiririm. Olumsuz cereyan eden tüm olayları konunun muhatabıyla görüşüp, doğruluğunu veya yanlışlığını teyit ederim. Ciddi bir sorun varsa ve memleketim için olumsuzluk teşkil ediyorsa her şeyi yazar, altına da imzamı atarım...
Yerel yönetimde başta Malatya Büyükşehir Belediyesi olmak üzere, metropol Belediyelerimizden Yeşilyurt ve Battalgazi Belediyelerinin çalışmalarını her daim takdir etmişizdir.
Türkiye’nin her bir belediyesinde cereyan eden Gri Pasaport olayını hemen hemen her hafta bazı medya gruplarında görmekteyiz. Akabinde Çamur at izi kalsın mantalitesiyle, Büyükşehir Belediyesine ve Battalgazi Belediyesine birçok defa olumsuz haber yaparak, gündemde kalmaya çalışan bazı yazar zevatları, bir bakıyorsun 1 hafta sonra kim bilir kaç derecelik dönüş yaparak ,olumlu yönde hem toplantılarına katılmakta hem de sanki 1 hafta öncesinden olumsuz yazıyı yazan benmişim gibi, o belediyeyi şaşalı bir şekilde övmekte.
Aslında burada bu tip haber ve yazarların baş sorumlusu olarak şahsım Basın Müdürlerini ve akabinde yerel yöneticilerin akıl almaz yaklaşımlarına bağlıyorum. Bizim yerel yöneticiler ve yöneticileri, nasıl olsa Mehmet veya Ahmet bizden sıkıntı olmaz düşüncesiyle ah de vefa örneğini unutup, deyim yerindeyse sallamaktalar ..Sallasınlar biz memleket sevdalısıyız.
Gündemde kalmak adına, özellikle yerel yöneticileri hemen hemen her hafta, (okusan kayda değer bir şey yok) haber sitelerine taşır, neden mi? Gündemde kalmak için vede eleştiri yapınca boşta olsa, kendisine değer verilip ard arda aranıyor. Tavan yapmış egolarını kendilerince tatmin etmiş oluyorlar. Tabiki sonrasında amaca ulaşılmış olarak kahveler, çaylar ısmarlanıyor.
İnsanoğlu ilk çağlardan günümüze kadar, her zaman güçlü ve üstün olmak için, silahşörlerini ve kalemşörlerini kullanmış, her dönemde üstünlük çabası içinde, birbirlerini yönetme arzusu içine girmişlerdir. Kişiler üzerinden haber yaparak prim kazanmaya çalışan sözde gazeteciler de, sorumluluklarının bilinciyle hareket etmiş olsaydı, kalemşörlüğe soyunmaz,üstünlük çabası içine girmezlerdi.
Zaten bir avuç kalan Memleket sevdalısı gazetecileri güç savaşlarınıza , üstünlük çabalarınıza yem etmeyin. Gündemde kalma çabasıyla , yerel yöneticiler üzerinden sözde haber yapan gazetecilere prim vermek sadece acziyet olur. Yerel yöneticilerin başarıları, o şehrin ve şehir insanının başarısıdır.
Alınan her ödül, takdir edilen her çalışma hem yerel yöneticiler, hem de vatandaş için haklı gururdur.
Memleketimin her noktasına hizmet götüren, kaliteli hizmete imza atan tüm yerel yöneticilerimiz her türlü takdiri hak ediyor.
Fazlada bir şey istemiyoruz aslında memleket sevdalısı olan gazeteciler olarak. Egosu tavan yapmış ,gücü ve üstünlüğü kendisine vizyon edinmiş ,memleketi için değil kişisel menfaati için kalemşörlüğe soyunmuş gazetecilere yerel yöneticiler olarak prim vermeyin diyoruz.