Ali Albay
Tarih: 01.12.2019 15:28
Son Dakikada Üzüldük
Sergen Yalçının hala kulübede olmamasın acısını üç maçtır yaşıyoruz. Gençlerbirliği maçı başlamadan önce Malatyaspor tarafından bakıldığında en büyük eksikliğin Sergen Yalçının kulübede olmaması idi. Her teknik adam kenarda olmak ister. Oyundaki futbolcuda kenarda hocasını görmek ister. Hakemlerin birinci hedefi onbire onbir maçı bitirmek olmalı. Hakemlerin korumakla görevli oldukları alan oyun sahasıdır. Sizlere bir düdük verildi diye her şeyi yapmak hakkına sahip değilsiniz. Saha içerisinde futbolcuya,teknik heyete,saha kenarındaki herkeslere yaptırım uygulamak değil. Ev sahibi Gençlerbirliği Hamza Hamzaoğlu ile son üç Mart’a hiç mağlup olmamıştı. Maçın 12. Dk. Sı Gençlerbirliği ceza sahamız önünde ve karşılıklı kullandığı kornerle sıkıntılı dakikalar yaşattı bize. Maçın 33. Dk sına kadar Yeni Malatyaspor takımı henüz kayda değer bir pozisyon üretmedi. Gençlerbirliği bu dakikaya kadar daha atak ve hücuma yönelik oyun sergilemeye başladı. İlk yarı köşe vuruşları ile etkili olmaya çalışan Gençlerbirliği karşısında 44. Dk. da Bioufima’nın ayağından kazanılan gol ile takımlar soyunma odasına gittiler. İlk yarıdaki istatistiklere bakıldığında Gençlerbirliği sekiz köşe vuruşu kullandı Yeni Malatyaspor hiç köşe vuruşu kullanmadı. Topla oynama oranı yüzde elli üçe yüzde kırk yedi Malatyaspor daha fazla oynayan taraf oldu. İkinci yarıya Yeni Malatyaspor’un vuruşu ile başladı. Dk. 52. Gençlerbirliğinden Sıo ceza alanı dışından düzgün bir vuruş ile topu yeni Malatyaspor ağları ile buluşturdu. Geçen hafta oymadığımız Fenerbahçe maçından itibaren geri paslarda farnolle atılan toplar izleyenlerin yüreğini ağzına getirmeye devam etti. Kaleciye verilen atılan her topta aynı sıkıntıları yaşayan malatydpor kalecisine hala ısrar ile geri pas verilmesi akıl işi değildi. Golden sonra Gençlerbirliği takımı Yeni Malatya kale alanı içerisinde daha etkili oldu. Yok abim bu takım benim Malatyam değil demeye başladım. Hala oyun içerisinde yaptığı beceriksizliğe rağmen hal oyuncu değişikliliğine gidilmemesi de ayrı bir sıkıntı olmaya başladı. Verdiği gol pası hariç Gökhan törenin top ile her buluşmasında yerde kalmasınıda kulübedeki hoca nasıl fark etmiyor onada akıl sır erdiremedim. Ahmet Ildızın yerine alınan Murat yıldırım da oyuna dahil olduğu dakikalardan itibaren varlık gösteremedi. Yedek kulübesinde o kadar oyunu ateşleyecek oyuncu varken hala galibiyete yönelik oyun hamlesinin yapılmamasıda sanki beraberliğe razı imiş gibi hissettirdi kendini. 71. Dk. Gökhan törenin yerine Guilherme oyuna dahil olunca son 20. Dk. Umudumuz olur düşüncesi ile geri kalan dakikalarda öne geçebilecek golü beklerken Gençlerbirliği atağında hakem Zorbay Küçük’ün Var incelemesi sonucu Gençlerbirliği penaltı kazandı. 76. Dk. da Stancu penaltı vuruşunu gole çevirdi. Oyuncu tercihlerinde yapılan hatalar ile zaten galip gelemeyeceğin belli idi. Son on dakikada Fofana oyuna dahil olunca bu tercihlerin geç kalınmış bir hamle olarak görmemek mümkün değil. Daha maçın başlamasındaki kadro ile galibiyet yaşayamayacağın belli hocam. Bu arada maçın hakemi Zorbay Küçük çalmadığı düdüklerden dolayı kaç haftadır aklımızdan geçen hakemlerin takım üzerindeki etkisini daha iyi perçinleştirdik. Bu konuları buraya yazarken oyuna sonradan dahil olan Guilherme yine kalitesini ispat edercesine topla buluşmaya başladı. Sahneye çıkan Robin Yalçın iki gole de imza atarak işte takımımız bu dedirtti bize. Elimizde şiir gibi oynayan oyuncuların olacak son dakikalara kadar değerlendirmeyeceksin daha sonra aklın başına gelecek ve kazanmak için çırpınıp duracaksın. Zaten hakem kurulmuş saat Maçta 3-3 lük skor bizi üç puandan etti
Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —